Bu yaşanan kaos içinde
Zamanın nasıl aktığının / farkında değil insan
İşitemiyoruz göz ışıltılarımızın sesini
Yaşamı ve yüz yılımızı saran sadece acılar
Savaş/ fukaralık/ hasret ve kaos
Ve daha beteri yürek yalnızlığın çaresizliği
Bütün bunlara rağmen değer yaşamı ve bu yüz yılı sevmeyi

Koşarken düşlerimin ardından
Gözlerinden akan ışıltıların denizinden
Yitirdim tüm acılarımı

Ne demeli „Gülü seven katlanır dikenine“
Senin bakışların çiçekli bahçe sanki
Çeker beni bin bir çiçek açan ovalara
Bakarım ben bu güzel bahçeye uzaklardan
Uzaklardan da olsa almaya çalışırım nefis kokularını

Bilmelisin bül bül’ü olmayan bahçenin
Güzelliğinin olmaz değeri
Barışık ol güzelliğinle ve sevdanla
Bir bilsen nasıl yansıtığını bakışlarının
Halen çocukluk sevdalarınla dolaştığını
Bilirim hiç bir yürek taşıyamaz bugünden yarına
Sevdasız yaşamın acılarını

Gizi yoktur bunun
Her sevde dikenli bir gül gibi
Okşamak isteyenin ellerini
Bırakabilir acılar ve kan içinde
Buna rağmen yaşamın en güzel ilacı
Ve en tatlı şeyidir sevda
Sevdasız gün be gün büyüdükçe büyür yalnızlık
Yılın dört mevsimi buz içinde geçer sanki

Senin aradığındır / yüreğimin aradığı
Kaç insan taşır yüreğinde çıkarsız bir sevgiyi
Barış ve sanatı…
Saptadım bütün bunları / toplanmış yüreğine
Yansır gözlerinden…
Söyle güzelim / Neden / Neden bu yalnızlığın
Bu çaresizliğin neden?..

Ekim 2005